29 Ara BODRUM’UN KIŞI DA GÜZEL
Hayat sana güzel lafını çok duyuyorum insanlardan, özeniyoruz sana diyorlar. Ama aslında işin özü, hayatı yaşamayı bilmekte. Hem bunun için öyle çok paralara da gerek yok, önemli olan niyet etmek… Bu blogu yazmamın sebeplerinden biri de bu zaten, insanlara çok ekonomik bir şekilde de gezilebileceğini, hayattan keyif alınabileceğini göstermeye çalışıyorum kendimce…
Geçtiğimiz haftasonu da, kış, soğuk, yağmur, çamur dinlemeden, Bodrum’da yaşayan, orada yat üretimi yapan bir aile şirketleri olan bir arkadaşımızın daveti üzerine, kafa dengi 4-5 kişilik arkadaş grubu olarak, İzmir’den atladık, Bodrum’a gittik. Aslında birlikte de gitmedik, misal ben daha erken, yani Perşembe günü gittim ama herkes işine göre ayarladı seyahat vaktini ve sonuçta Cuma gecesi hepimiz Bodrum’da toplanmış olduk.
Bodrum otogarındaki bu dev harita, artık Bodrum’a vardığımızı idrak etmemiz için konulmuş sanırım! 🙂
İzmir’den her saat başı, farklı firmaların otobüsleri var Bodrum’a. Ege gibisi yok, her zaman söylüyorum, 3 saatlik yol boyunca manzara da harikaydı, büyüklü küçüklü tepeler, zeytin ağaçları, Bafa Gölü… Maalesef vakit sorunu olan İstanbulluların böyle bir şansı yok. Böyle kısa bir haftasonu kaçamağı için Bodrum’a uçakla gelmeleri gerekiyor, dolayısıyla bu manzaraları izleme fırsatından da yoksun kalıyorlar. Kışın uçak biletleri de ucuz oluyor, mesela şimdiden, Ocak ayı ortası için bilet almak isterseniz, Pegasus, THY ve Atlas Jet’in İstanbul-Bodrum uçuşlarına bakabilirsiniz. Eğer erken alırsanız veya kampanyalara denk gelirseniz, oldukça uygun fiyatlara bilet bulabilirsiniz.
Bodrum kışın çok huzurlu, sakin…
Kimselerin olmadığı bir iskelede oturup, rüzgar ve dalga sesleri eşliğinde, kafanızı dinleyebilirsiniz… 🙂
Bodrum kışın çok huzurlu, o kalabalık ve gürültücü, yerli-yabancı turist kalabalığı olmadan… Sadece Bodrum’un yerlileri ve şehir hayatından kaçıp Bodrum’a yerleşen, orayı gerçekten seven İstanbullular var, bir de bizim gibi hafasonu kaçmağı yapanlar. Biz arkadaşımızın Turgutreis’deki yazlık evinde kaldık. Manzara o kadar güzeldi ki, bütün haftasonu evden hiç çıkmasak bile, sadece balkonda yemeklerimizi yiyerek, sohbet ederek yine çok keyifli vakit geçirebilirdik. Hatta hiçbir şey yapmadan, manzaraya karşı öylece oturarak bile…
Sabah manzaraya nazır nefis kahvaltı
Böyle bir manzaraya karşı, öylece oturup hiçbir şey yapmasak bile sıkılmazdık dedim, haksız mıyım? Fonda Yunan müzikleri, ister sevdiklerinizi düşünün ister hayaller kurun…
Ama tabii gelmişken sadece oturmak da olmaz öyle. 🙂 Arkadaşımızın, Turgutreis’in merkezinde bulunan, D-Marin’in hemen yanındaki ofisine gittik, o işlerini hallederken, biz de ofisin süper manzarasının keyfini çıkardık. Tersaneyi gezdik, yapılmakta olan yatlara göz attık, hatta yatçılıkla ilgili bir sürü teknik bilgi edindik arkadaşımızın sayesinde, hiç bıkmadan cevapladı sorularımızı. Hem tersaneyi gezmek, hem de ertesin gün marinada dolaşıp farklı tekneleri, yatları incelemek, benim gibi denizi ve tekneleri çok seven, hatta herkes ev araba alma hayali kurarken, tekne alma hayaliyle yaşayan benim gibi biri için, fazlasıyla keyifli bir durum oldu.
Arkadaşımızın ofisinden manzara
D-Marin tersanede, bitirmek üzere oldukları yatlardan biri
Bu da akşamüstü manzarası
Benim de küçük de olsa bir teknem olsun! 🙂
Ama benim tekneyle, yatla işim olmaz derseniz, yine yapacak birçok şey var. Mandalina, limon, portakal bahçelerini güzel kokuları eşliğinde dolaşabilir ya da en güzellerinden biri Gümüşlük olan Bodrum’un eşsiz koylarını gezebilirsiniz. İsterseniz bir balıkçıda oturup, lezzetli mezeler eşliğin rakınızı içip balığınızı yersiniz, isterseniz de koya nazır bir mekanda çayınızı kahvenizi içersiniz. Üstelik fiyatlar da yaza kıyasla oldukça ucuz. Yazın kişi başı ortalama 80-90 TL vereceğiniz bir balıkçıda, bu mevsimde 40-50 TL’ye doya doya yiyip içebilirsiniz. Mekanların boş olması da, ayrı bir keyif bence, sanki bütün mekanı, hatta koyu siz ve arkadaşlarınız kapatmışsınız gibi hissediyorsunuz, sadece size özel hizmet… 🙂 Daha sonra isterseniz Bodrum merkeze gidip, kışın bile kalabalık ve hareketli olan gece hayatının tadını çıkarabilirsiniz…
Gümüşlük’ün, The New York Times’a bile konu olmuş en meşhur balıkçılarından biri Aquarium… Yazın yer bulmakta zorlanacağınız bu salaş görünümlü ama kaliteli mekanda, kışın hem sıcakkanlı ve deneyimli personelden özel ilgi görebilir, hem de çok daha ekonomik bir fiyata yiyip içebilirsiniz.
Turgutreis D-Marin’deki Boom Cafe&Bar… Özellikle akşamüstü, günbatımında içkinizi yudumlayıp sohbet etmek için birebir…
Gümüşlük Koyu ve Tavşan Adası’na bakan küçük bir tepede bulunan 400 yıllık Eklisia Kilisesi’nin avlusunda, yazın Gümüşlük Uluslarası Klasik Müzik Festivali düzenleniyormuş. Kışın ise bu kilisenin boş avlusunda bulunan masalarda, bir akşamüstü arkadaşlarınızla gelip, yanınızda getirdiğiniz şarabınızı yudumlayabilirsiniz.
Gece hayatını sevenlerdenseniz, bizim gibi, Bodrum marinada bulunan Yacht Club’ta canlı müzik eşliğinde eğlenip, oradan da isterseniz başka bir mekana geçebilirsiniz.
Bu arada diyeceksiniz ki, sen tabii arkadaşında kaldın, biz nerede kalacağız? Kış sezonu olduğu ve ülkemizde de kışın tatil yapmak gibi bir mantalite olmadığı için oteller ve pansiyonlar da çok ucuz, 3-4 yıldızlı otellerde çok uygun fiyatlara kalabilirsiniz, özellikle de Bodrum Gümbet otellerinde. Benim tavsiyem kalacağınız yeri önceden ayarlamak yerine, birkaç yer belirleyip, orada karar vermeniz kalacağınız yere, hem otelinizin manzarasını görmek hem de belki birazcık pazarlık yapabilmek açısından…
Ama tabii böyle bir haftasonu tatilinde, keyfinizi kaçırmayan şeyler de yok değil. Bodrum’un kışın bu sessiz, huzurlu, kendi gibi olduğu hali çok hoşunuza gitmekle birlikte, koydan koya gezinirken gördüğünüz, kimbilir kimlere rant sağlayan çarpık ve aşırı yapılaşma sinirlerinizi bozabiliyor. Yazın sadece 1-2 ay kalmak için her yapılan bu estetik ve doğallıktan yoksun binalar, bu kadar güzel bir ülkede yaşamamıza rağmen, hiç kıymetini bilmediğimizi bir kere daha anlamamıza neden oluyor, içimiz burkuluyor. Hatta Yunan adalarıyla kıyaslayınca, buralar başka bir ülkeye ait olsaydı, böyle olmasına kesinlikle izin verilmezdi gibi saçma sapan düşünceler bile geçebiliyor aklımızdan…
Gümüşlük Koyu’nda balıkçı tekneleri…
Bayrağımız ne kadar da güzel görünmüş 🙂
Neyse… Biz yine de şimdiden tekrar planlar yapmaya başladık, gelecek ay, olmadı ondan sonraki ay tekrar gitmeyi planlıyoruz. Hatta bu sefer belki bir tekne turu da ekleyeceğiz programımıza. Umarım siz de üşengeçliği üzerinizden atıp, arkadaşlarınızla ya da sevgilinizle böyle bir kış kaçamağı yapma imkanı bulursunuz Bodrum’da ve yazın hissedilemeyecek bu deneyimleri yaşarsınız… 🙂
INSTAGRAM: @orcundalarslan
ŞU YAZILAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
Tipik Ege Köyü Kirazlı’da Huzurlu Bir Tatil İçin: EPHESUS LODGE.