02 Haz ORDU: Karadeniz’in Saklı Cenneti
YAZI: Buket Ceylan
Karadeniz uzun zamandır gezip görmek istediğim yerlerin başında geliyordu. Dolayısıyla yaz sonu için kendime bir Karadeniz rotası yapmaya başlamıştım. Trabzon’dan Rize’ye, Rize’den Artvin’e geçip Batum’a kadar uzanmaktı niyetim. Ordu’yu bu seyahatin içine dahil etmek hiç aklımın ucundan geçmemişti. Ne büyük hata etmişim! Gelin görün ki, Mayıs ayı ortasında Ordu Valiliği‘nin daveti üzerine ülkemizin bu gizli cennetine gittim ve hayran kaldım!
Ordu’nun merkezinde çok fazla vakit geçirememiş olsam da doğal güzelliklerini keşfetmek bana çok daha büyük keyif verdi. Seyahat boyunca Instagram’dan anlık olarak birçok fotoğraf paylaştım. Şimdi bu fotoğraflar üzerinden Ordu’da görülmesi gereken, aşık olunası yerleri sizinle paylaşmak istiyorum. Eminim siz de daha fotoğrafları görür görmez Ordu gezisi için planlar yapmaya başlayacaksınız.
Haydi başlayalım! 🙂
1. ÇİSELİ ŞELALESİ
Evrenin bize hediye ettiği en muhteşem doğa olayı kesinlikle şelaleler. Küçük veya büyük hiç fark etmiyor gördüğüm zaman hatta sesini uzaktan duymaya başladığım an heyecanlanmaya başlıyorum. Bu doğa harikalarından özellikle memleketimizin Karadeniz bölgesinde çok sayıda mevcut. Karaoluk köyü sınırları içerisinde Çiseli Şelalesi de bunlardan birisi ve kesinlikle Ordu’nun doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenlere şiddetle tavsiye edeceğim ilk durak. Yolculuk boyunca balta girmemiş ormanlardan kıvrıla kıvrıla geçerken aynı zamanda küçük ama sempatik köylere denk geldik. Hazırlıklı gitmemiş olmama rağmen dayanamayıp şelalenin buz gibi suyuna şartlar el verdiği kadar girdim de.
2. YEŞİLCE BELDESİ
Hangimiz zaman zaman büyük şehir kargaşasından uzaklaşıp bir köye yerleşmenin hayalini kurmuyoruz ki? Ben hayallerimdeki köyü Ordu’da buldum. Yeşilce Köyü adı gibi yemyeşil doğası, şirin ve bozulmamış mimarisi, kadın erkek ayrımı olmayan kahvehaneleri, vizyon sahibi sakinleri, yayla şenlikleri ve idealist duruşu ile beni kendine hayran bıraktı.
Ordu’nun Mesudiye ilçesine bağlı bu beldede bütün evlerin duvarları beyaz, çatıları ise kiremit kırmızısına boyanmış. Aynı zamanda her evin girişinde Atatürk fotoğrafları bulunuyor. Adeta Ordu’nun hatta ülkemizin modern yüzü olan Yeşilce’de belde sakinlerinin büyük çabası ile bir turizm yüksekokulu kurulmuş. Ordu’ya ilk fırsatta tekrar gidip Yeşilce’de çok daha fazla zaman geçirmek istiyorum.
3. PERŞEMBE YAYLASI
Aybastı’daki Perşembe Yaylası, yemyeşil çimlerle kaplı, irili ufaklı tepelerin arasındaki büklüm büklüm menderesi ile tam bir doğa harikası. Her sene Temmuz ayında düzenlenen ve yaklaşık 100 bin kişinin katıldığı Perşembe Yaylası Şenlikleri geçmişten bugüne bölgenin en keyifli turizm aktivitelerinden biri haline gelmiş. Bir hafta boyunca süren bu şenliklerde at yarışları, yöresel ürün yarışları, güreş gösterileri ve daha birçok bölgenin kültürünü yansıtan aktiviteler yapılıyor. Şuan için bölgede konaklama problemi var fakat bir kaç yıl içinde konaklama tesisleri yapılacak. Aybastı Belediye Başkanı’ndan yapılacak tesisleri doğa dostu olacağına dair samimi bir söz aldık.
4. UZUNDERE ŞELALESİ
Aybastı’nın bir diğer doğal güzelliği de 100 metre yükseklikten aşağı doğru akan ve ülkemizin en yüksek şelalesi olan Uzundere Şelalesi. Aslına bakarsanız bu şelale kışın yağan karların erimesi ile oluşuyor ve adeta ilkbaharın gelişini haber veriyor. Dolayısıyla şelaleyi ziyaret etmek için en iyi dönem bahar ayları…
Şelale, akarsu, kanyon ve bunun gibi ilginç tabiat olayları şehirlerden oldukça uzak olduğu için zahmetli bir yolculuğa hazırlıklı olmakta fayda var. Biz de bir süre sonra servis araçlarından inip Aybastı belediye başkanının kılavuzluğunda patika yolları hiç üşenmeden aştık.
5. ABLAK TAŞI
Nefes kesici bir manzara sunan Ablak Taşı’na ulaşmak için bir süre sonra arabadan inip yürümeye başlıyoruz. Uzun ince bir orman yolunun sonunda karşımıza çıkan manzara büyüleyici… Ordu’da olduğumu bilmesem kendimi Norveç’te fiyortların kenarında zannedeceğim. 200 metre yükseklikten aşağı baktığım zaman Ordu ile Giresun arasında doğal sınır olan Geçilmez Kanyonu’nu görüyorsunuz. Şöyle tepeden bende bir baktım da hakikatten geçilmez 🙂
Ablak Taşı’na doğru giden orman yolunda bu pozcu arkadaşa rastladım…
6. BOZTEPE
Tüm şehre 450 metre yükseklikten hakim olunan bu tepede Ordu’nun muhteşem manzarasını kuşbakışı seyretmenin keyfini yaşadım. Gözünüz hiç korkmasın Boztepe’ye ulaşım oldukça kolay. Herhangi bir taşıta ihtiyaç olmadan Ordu sahilindeki teleferik ile harika manzara eşliğinde Boztepe’ye tırmanmak yaklaşık 10 dakika sürüyor. Ücreti de oldukça makul. Yetişkinler için kişi başı 6 TL iken öğrenciler için 3 TL. Eğer benim gibi ekstrem sporlara ilginiz var ise aşağıya yamaç paraşütü yaparak da inebilirsiniz! 🙂
Biz Boztepe’de iki gün boyunca bu fotoğraftaki Akamoy Otel’de konakladık. Yeşillikler içinde ki bu dağ evlerinde tüm misafirperverlikleriyle bizi ağırlayan Volkan ve Çiğdem Aydın çiftine çok teşekkür ederim. Odaların temizliği, hizmet kalitesi, sabah kahvaltıların lezzeti ve benim için en önemli kıstas olan samimiyetleri ile zihnimde güzel anlar ve anılar bıraktılar.
7. ÇAMBAŞI YAYLASI
Yaz aylarında yayla turizmi yapılan Çambaşı Yaylası, kış aylarında ise yepyeni tesisleriyle kayak tutkunlarını ağırlıyor. Bir snowboardcu olarak önümüzdeki kış burada kaymayı planlarım arasına aldım bile. Çambası Yaylası’nda ayrıca yılkı atlarına denk gelebilirsiniz. Saldım çayıra mevlam kayıra misali gezinen bu atların kış aylarında bakımı masraflı olduğu için sahipleri doğaya salıyormuş, yaz gelince de hayatta kalabilenler evlerine geri dönüyorlarmış.
8. ÜNYE KALESİ
Pontus hükümdarı Mitrades tarafından yaptırılmış olan Ünye Kalesi, tarih boyunca farklı uygarlıklar tarafından ele geçirilmiş. Dolayısıyla kalede Osmanlı da dahil olmak üzere bir çok medeniyetin izlerine rastlamak mümkün. Kral mezarları, kuyular, sur kalıntıları… Ne ararsanız var.
Eğer benim gibi üşenmez ve kalenin 100 metrelik zirvesine tırmanırsanız eşsiz bir manzaraya şahit oluyorsunuz.
9. KABAKDAĞ KÖYÜ
1800’li yılların sonuna doğru Gürcistan’dan Kabakdağ Köyü’ne göç eden Çveneburi halkı o günlerden bugüne gelenek göreneklerinden kopmadan yaşamaya devam ediyorlar
Eğer köyde konaklamak ve bu kültüre birebir tanıklık etmek isterseniz, ev pansiyonculuğu yapılan köy evlerinde geceliği kişi başı kahvaltı dahil 60 TL’ye kalabilirsiniz ve Çveneburi kültürüne özgü 110 çeşit yemekten bazılarını deneyebilirsiniz.
10. ORDU SAHİLİ
Ordu’nun merkezindeki sahil yolu o kadar bakımlı ki ilk gördüğümde oldukça şaşırdım ve bir o kadar da hoşuma gitti. Uzun yürüyüş yolunun tatlı ve huzurlu bir havası var. Bu arada sahil boyunca gezinen Orduluların da çok hoş giyimli ve havalı olduklarını belirtmeden geçemeyeceğim 🙂
Ordu’da Zaman projesi kapsamında bu geziyi organize edip Ordu’nun güzelliklerini görmemize vesile olan Gezginin Ayakizleri‘nden Cüneyt Turhan’a çok teşekkür ederim.
INSTAGRAM: @bcbuket
ŞU YAZILAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
KARS: Beyazın En Yakıştığı Kentimiz