Transilvanya’ya Hemen Gitmeliyim Dedirtecek 10 Yer

Romanya’nın tam ortasında yer alan Transilvanya bölgesi enfes doğası, çok iyi korumuş tarihi mimarisi, köyleri ve geleneksel yaşam tarzını sürdüren insanlarıyla gerçekten masal gibi bir yer. Doğal güzellikleriyle insanı büyüleyen bu bölgede 6 günde bir an bile sıkılmadan tam 940 km yol yaptık ve Transilvanya’nın altını üstüne getirdik.

Ben de sizin için Transilvanya’da mutlaka görülmesi gereken yerleri listeledim ve en ideal rotayı sıraladım. Transilvanya fotoğraflarını görür görmez Romanya’ya uçak bileti bakmaya başlayacağınıza eminim! 🙂

 

INSTAGRAM: @orcundalarslan

 

1. Sinaia

Transilvanya Sinaia© Orçun Dalarslan

İstanbul’dan Bükreş’e indikten sonra ilk işimiz araba kiralamak ve hemen Transilvanya’daki ilk durağımız olan Sinaia’ya doğru yola koyulmak oldu. Sinaia sadece 10 bin kişinin yaşadığı, yemyeşil tepeler içinde bir kasaba ama binaları, çevre düzenlemesi çok güzel. Kış sporları tutkunları için de ideal bir destinasyon olan ve sokaklarından huzur akan Sinaia’da, kendinizi İsviçre Alperi’nde bir kasabada gibi hissedebilirsiniz.

2. Peleş Kalesi

Transilvanya Peleş Kalesi© Orçun Dalarslan

Sinaia’ya sadece 10-15 dakika mesafedeki Peleş Kalesi, bölgeye giden ve doğasına ilk görüşte aşık olan Romanya’nın ilk kralı I. Carol tarafından yazlık saray olarak inşa ettirilmiş ve yapımı 1914’te tamamlanmış. Günümüzün parasıyla 120 milyon ABD dolarına mal olan kalenin gerçekten çok heybetli ve etkileyici bir yapısı var. Doğasının kralı neden etkilediğini de anlamak oldukça kolay. 🙂 Transilvanya’daki en dikkat çekici yapılardan biri olan Peleş Kalesi’nin güzel bir yanı da Avrupa’daki benzerleri kadar çok turist olmaması.

3. Bran Kalesi

Transilvanya Bran Kalesi© Orçun Dalarslan

Tarihi 14. yüzyıla dayanan Bran Kalesi, “Drakula’nın Kalesi” olarak bilinse de aslında kalenin Drakula’yla bir ilgisi yok. Bram Stoker, meşhur romanı Drakula’yı yazarken vakti zamanında Osmanlılar’a karşı savaşmış olan ve bu kalede yaşadığı söylenen Kazıklı Voyvoda’dan etkilenmiş. Bununla birlikte Kazıklı Voyvoda’nın bu şatoda yaşamış olduğuna dair bir kanıt da bulunmuyor. Yani durum biraz karışık ama net olan şu ki, şatonun yeşillikler arasındaki görkemli dış görüntüsü gerçekten çok etkileyici. İçi ise tamamen Drakula’nın hikayesinden esinlenerek onu yansıtan eşyalarla döşenmiş ve aşırı turistik hale getirilmiş. Giriş ücreti de 35 Lei, yani yaklaşık 41 TL. Bence içini görmek çok da gerekli değil, onun yerine Bran yakınlarındaki Moieciu’de bulunan köylere uğramak daha mantıklı. 🙂

4. Raşnov

Transilvanya Rasnov© Orçun Dalarslan

Romanya’ya gelişmemiş ülke diye burun kıvırıyoruz ama adamlar gerçekten Avrupalı. Tarihi köylerine, kasabalarına sahip çıkmışlar, çok iyi korumuşlar. Bu kasabalardan birisi de 15 bin nüfuslu Raşnov. Küçük, sessiz, huzur dolu bir kasaba. Mimarisi acayip güzel. Binalar genelde tek ya da iki katlı, rengarenk boyalı, dik çatılı. Çevre düzenlemesi çok iyi. Başrollerinde Jude Law, Nicole Kidman ve Renée Zellweger’in oynadığı 2003 yapımı Soğuk Dağ filmi de Amerika’da geçse de Raşnov civarında çekilmiş. Transilvanya seyahatinizden önce mutlaka izleyin derim.

5. Braşov

Transilvanya Braşov

Transilvanya’nın tam kalbinde 250 bin nüfuslu bir şehir olan Braşov, Transilvanya’daki diğer tüm kasaba ve şehirler gibi mimarisini çok iyi korumuş. Şehrin 1300’lerden beri ana meydanı olan Piata Sfatulu, sıra sıra kafe, restoran ve barlarıyla gündüzleri de, geceleri de çok hareketli. Özellikle de hafta sonlarında. Braşov’da görülmesi gereken başlıca yerler ise meydanın tam ortasında yer alan ve 600 yıldır ayakta olan belediye binası, Avrupa’nın en dar sokaklarından biri olarak bilinen Strada Sforii, Romanya’nın en büyük gotik kilisesi olan Kara Kilise ve bu fotoğrafın çekildiği, şehrin harika manzaralarını sunan Beyaz Kule.

6. Sighişoara

Transilvanya Sighisoara© Orçun Dalarslan

Bütün kasabalar çok güzel olunca insan Transilvanya’nın hangi kasabası en güzel, bir türlü karar veremiyor olsa da bence Sighişoara bir adım öne çıkıyor. Tarihi merkezi UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan 28 bin nüfuslu bu kasabadaki binaların büyük bir kısmı Ortaçağ’dan kalma. Sokaklarında kaybolmak, fotoğraf çekmek çok keyifli. Akşamları binaların ışıklandırması Sighişoara’yı ayrı güzel kılıyor.

7. Sakson Köyleri

Transilvanya Viscri© Orçun Dalarslan

Sighişiora yakınlarında mutlaka gezmenizi ve tüm gününüzü ayırmanızı önereceğim, dört Sakson köyü var: Bunești, Criț, Meșendorf ve UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Viscri. Masallarda köyler olur ya, hepsi aynı öyle işte. İnsanları da çok canayakın ve güleryüzlü. Köyler arasındaki yollar biraz bozuk ama sunduğu manzaralar şahane. Sizce de fotoğrafta gördüğünüz Crit köyündeki bu ev, çocukken resimlerde çizdiğimiz evlere benzemiyor mu? 🙂 Pencereden dışarıyı izleyen iki kedi, çocukların oyuncakları, arkada yemyeşil tepeler insanı mutlu etmeye yetiyor.

8. Biertan

Transilvanya Biertan© Orçun Dalarslan

Transilvanya’da UNESCO Dünya Miras Listesi’nde bulunan bir diğer kasaba da diğerleri gibi tarihi mimarisini çok iyi korunmuş olan Biertan. 2500 nüfuslu kasabanın ana meydanı oldukça estetik bir görüntüye sahip olsa da asıl ilgi çekici tarafları, kalenin arkasında kalan sokaklar. Geleneksel yaşam tarzı devam ediyor. Bisiklete binen, oyun oynayan çocuklar, yerel kıyafeti içinde tonton teyzeler, ahşap çitli bahçesi olan, kalemle çizilmiş gibi duran evler var. Neşeli tonton teyzelere denk gelirseniz, aynı dili konuşmasanız bile sohbet etmeyi ihmal etmeyin.

9. Sibiu

Transilvanya Sibiu© Orçun Dalarslan

Transilvanya Saksonları, yani Almanlar tarafından 12. yüzyılda kurulduğu tahmin edilen yaklaşık 150 bin nüfuslu Sibiu, bence sadece Transilvanya ile Romanya’nın değil, Avrupa’nın da en güzel şehirlerinden birisi. Şehrin ana meydanı olan Piata Mare için de kesinlikle Avrupa’da gördüğüm en güzel meydanlardan birisi diyebilirim. Akşamları da gezintiye çıkan aileler, oyun oynayan çocuklar, sohbet eden yaşlılar ve kafelerde takılan gençlerle dolu ve capcanlı bir meydan. 2006’ta baştan sona restore edilen Sibiu’da mutlaka 14. yüzyılda inşa edilmiş olan Sibiu Lutheran Katedrali’nin kulesine çıkmalı ve tarihi kent merkezinin büyüleyici manzarasını izlemelisiniz.

10. Transfagaraşan

Transfagarasan

Trasilvanya’daki son durağımız dünyanın en zorlu yollarınan biri olarak bilinen Transfagaraşan oldu. Karpatlar‘ın bir parçası olan Fagaraşan Dağları üzerinden Transilvanya (Erdel) ve Wallachia (Boğdan) bölgelerini birbirine bağlayan ve sayısız viraja sahip olan bu yolun uzunluğu 90 km. Hava şartları sebebiyle genellikle Ekim sonundan Haziran sonuna kadar yol kullanılamıyor. Romanya’nın komünist dönemdeki diktatörü Çavuşesku bu yolu 1970-1974 arasında, Sovyetler’in olası işgaline karşı önlem olarak yaptırmış. Yol boyunca enfes manzaralar var ama öyle böyle değil. İnsan bakmaya doyamıyor, o kıvrımlı yollar hiç bitmesin istiyor. 2000 metrede, yani yolun en yüksek noktalarından birinde bir de Balea Gölü var ki o da tam bir doğa cenneti.

 

INSTAGRAM: @orcundalarslan

 

BU YAZILAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

BÜKREŞ

BELGRAD

PLOVDİV